Kalem Tutamayan iPad Nesli   

(iPad generation who can't hold a pencil)

 

 

Çocuklar daha bebek bezini üzerlerinden atmadan 'touch-screen' oyuncaklarla oynamaya ve kurcalamaya başlıyorlar. Fakat şimdi, bunun zararını da çekmektedirler. Şöyle ki,  çocuk yuvalarına veya kreşe gitmeye başladıkları zaman, kalem, boya frıçası veya boya kalemlerini elleriyle tutmada bocaladkıları görülmüştür. Bunun sebebi de, koordinasyon (motor skills) eksikliğinden ve göz-beyin-el koordinasyon beceresinin bu yaşlarda henüz gelişmemiş olmasındadır.


Bazı çocuk yuvaları ve kreşlerin, henüz zamanları bile gelmeden, çocukları yeni teknolojilere alıştırmak için, interactive 'smartboards', digital kameralar ve touch-screen bilgisayarlarla donatıldığı görülmüştür!  Fakat, eğitim uzmanları bu yanaşımın çocukların nomal gelişmesi için sağlıklı olmadığını belirtmişlerdir. Çocukların temel gelişme ihtiyaçları gerçek hayati temsil eden, gerçek yerde ve gerçek zamanda yer alan üç boyutlu bir yaşam deneyimlerden gelmeli ve kaynaklanmalıdır.


Sabırsız bir neslin tohumunu ekiyoruz


Çocuk eğitim uzmanlarına göre;  zaten çocuklar normalde kalem tutmada doğal olarak bocalamaktadırlar. Fakat, ICT (Information Communication Technology) teknolojisini çocuklara çok erken sunmakla, çocukların 'anında memnun olmak' veya  'anında zevki yakalamak'  (ınstant gratification) sendromun, yani,  alışkanlığın aşılanmasına sebep vermektedir. ICT teknolojisiyle .anında memnun olmayı' yakalamaya alıştırılmış olan bir çocuktan da, kalemi tutmayı öğrenmek için gerekli olan sabırın gelişmiş olması beklenemez. Böylece, sabırsız bir nesilin doğmasında ilk tohum atılmış oluyor.


Bu 'quick-fix' teknolojisinin diğer negatif bir tarafı da, çocukların okuma ve yazmayı normal bir süreç içinde öğrenmelerini baltalamasıdır. Tıp uzmanların paylaştığı diğer önemli bir nokta da şudur; şimdiki zamanın çocukları daha evvelki nesilin çocuklarından 'en pasif' bir yaşam tarzını sürdürmektedirler. Yani, bu generasyonun çocukları zaten okulda geçirdikleri vakitden,  evlerinde daha fazla TV seyretmekle geçiriyorlar. Gerçek bu iken, okul yuvalarına ve kreşlere bu hassas yaştaki küçüklere zarar getiren komputer ve ekranlı 'quick fix' teknolojisini yerleştirmedeki mantık nerede diye sormamız lazım?.


Velilerin %75'i memnun değil


Ülke çapında faal olan, ve ileri gelen bir çocuk yuvasının (Day Nurseries) 1000 veliler üzerinde yaptıkları bir ankete göre, velilerin %75 nin de,  bu ICT teknolojisinin ufak yaşta çocuklara empoze edilmesini, ve çocukların ana-kilit gelişiminde faydalı olmadığı görüşündeler.  Ayrıca, iPads'ların da çocuk yuvaları ve kreşlerde geneleksel eğitim metod ve oyun aktivitelerin yerine tercih edilmesinin,  velilerin çoğunluğunda büyük bir kaygı getirdiği de saptanmıştır.

Sonuç olarak; bu anket bize, çocuklarımızın yuva ve kreşlerde erken yaşlardaki geneleksel eğitim ve oynamak-yani eğlenceyle öğrenmek odaklı öğrenme metodların çocuklarımızın sıhhatli bir gelişmesi için daha doğal bir seçimin olduğunu göstermiştir. Ben de, iki çocuk yetiştirmiş bir baba olarak, eğitimci ve psikoterapist pratisyen olarak bu konuda aynı fikirdeyim.


Özet: Çocuklarımıza ufak yaştan sabırlı olmayı aşılayacak, zevk verici, öğrenmek motivasyonu ve alışkanlığını kazandıran,  oyun odaklı (oyun blokları, resim, müzik, hikaye-masal dinlemek, kil, playdough ile oynamak ve şekiller yapmak vb) eğitim, metod ve tekniklerin çocuklarımızın beyinleri-koordinasyon becerileri doğal olarak gelişmesinde daha faydalı olacağını, ve ilerde çocuklarda sabırsızlık, sinirlilik, kızgınlık, hırçınlık, konsantre bozukluğu ve ADHD  (hiperaktiflik) gibi davranış bozuklukların gelişmesine ve doğmasını önleyeceği kanaatindeyiz.


Çocukların davranış ve konsantre bozuklukları sorunlarına yardıma ihtiyacı olan anne ve babalar için iletişim adresimiz: Email: gulshev@aol.com


Uzman Pratisyen ŞEVKET GÜL, Mar 2014, London